12 Mayıs 2010 Çarşamba

Yazdım gitti!

Oih!  

Ara vere vere bi' hal oldum a dostlar! Lakin zor bi' dönemden geçiyorum sanırım; ama bi' o kadar da umursamaz bi' dönem benim için. Şöyle ki; işim şu aralar pek bi' yoğun, projeler bilmem neler derken hakikaten gündüzleri yorulur oldum. Haftasonları aktivitelerim ise yoğun bi' şekilde devam ediyor. Kendimi mümkün olduğu kadar deniz kıyısına atıyorum bunu farkettim. Havalar da ısınmaya başladı ya; ben kendimi tutamam dalarım Haziran 1'i gördüğüm gibi takvimde; "atın ölümü arpadan olsun" diye...
  • Lost'un bitmesine çok kısa bi' süre kala içimden sadece "umarım güzel bitirirler, en azından azıcık akla mantığa sığar bi' son olur" diye dualar etmekteyim. Ha tabii Lost bitince düşeceğim boşluğu da House M.D. ve yeni keşfettiğim Flash Forward'la kapamaya çalışacağım. Kısacası yedeklerim hazır şimdiden. Flash Forward'ın daha çok başındayım ama ilk bölüm fena değildi. Lost'tan karakterler de göze çarpmaktadır, bilgilerinize... Ben ne düşüneceğimi şaşırdım, izleyip kendi kararımı kendim vermek istiyorum.
  • İnci Gibi Dişler ve İnfazcı'yı eş zamanlı okuma çabamı bu ara askıya aldım. Geceleri yatmadan evvel "İnci Gibi Dişler"i okuyorum. Bi' solukta okunabilecek kadar sürükleyici değil. Şu yoğun haftaları atlatayım bitireceğim. Ah hele yaza o kadar çok okuyacağım ki; tüm kitapları aklımda sıraladım bile... :)
  • Eskisi kadar çok yemek yapıyorum, ama o bi' hevesti sanırım. Yani o kadar büyük keyif alıyordum ki yaptıklarımı paylaşmaktan, şimdi sanırım önceliklerim değişti. Farklı bi' yıl bu yıl geçen yıllara göre benim için. Alışmaya çalışıyorum. Bu arada hayatın ritmine hiç düşünmeden kendimi kaptırıveriyorum. Bol bol yürüyorum. Fotoğraf çekiyorum, resim yapıyorum. Keyifli geçiyor zamanım. Çok hızlı geçiyor hem de anlayamıyorum bile..
  • İnsanlarla anlaşamama gibi durumlarım olmuyor benim; uyumluyumdur da az görüştüklerim ve iplemediklerim var; Çok yüksek sesle ve sürekli konuşan insana karşı istemeden bi' antisempati oluşuyor bende. Okulda bi' öğretmen arkadaşım var mesela yeni evli ve sürekli olarak onun kayınvalide muhabbetini dinlemekten acayip sıkıldım. Kızcağızın yaşı oldukça genç olmasına rağmen "büyümüş de küçülmüş ev hanımı" havaları beni öldürüyor. Ah! Bi' de yüksek ses eklenince tamam. "Hıı hıı" diyerek gülümseyerek dinliyorum ama zaman nasıl geçiyor siz bir de bana sorun! Kızı çok seviyorum gerçekten ama sıkılıyorum bazen. Dedikodu yaptım resmen, oih!
  • Gelelim biz hanımları mutlu eden olaya; alışveriş! E yapıyorum tabii ki, hatta bi' ara bu nişandı, düğündü gibi saftirik etkinlikler yüzünden abiyeye yatırdım paramın büyük bi' kısmını ve tabii ki kuaföre.. Neyse ki 2. bi' emre kadar atlattık tüm bunları. Geçende çok beğendiğim bi' çanta vardı. Onu aldım. Aklımda duracağına artık elimde. Fotosonu yüklerim üşenmediğim bi' zaman aralığında. Ufak çaplı alışverişler yapmışım bu ara bak yazmaya elim bile varmadı.
  • Saçımı boyattım ki beeen! Fındık kabuğu- karamel arası bi' renk. Çok sevdim ben. Siyahtan sonra iyi geldi. Bi' süre kullanmayı düşünüyorum, değişiklik iyidir.
  • Celda 211 diye bi' film izleyecektim, başladım, yarım kaldı falan filan.. İzlenecekler arasında ilk sırada bulunuyor.
  • Konserdi falandı filandı geziyorum bu ara.
  • Bu yazıyı yazarken türlü iş yaptım. Uzun oldu evet, yazması da okuması kadar sıkıcı olabiliyor bazı yazıların. Ama çok sevgili  "Altın Olan Herşey Parlamaz" sahibesinin verdiği gazla sorulara cevap niteliğindeki yazımı tamamladım.Oih!
  • Uyumak lazım. Yazarım yine...
  • Hadi bi' tık öyleyse...

4 yorum:

  1. oh be! haber almak güzel.
    fındık kabuğu karamel arası ha? süpermiş. ben de bi değişiklik istiyorum bu ara ama bakalım napıcam bilemedim. öncelikle uzatasım var. biraz uzasın da renge de bi el atıcam sanırım.

    şarkıda iyiymiş. ben bunu dersimde kullanırım ki!!

    YanıtlaSil
  2. Uzun saç favorim:) Kumralım ya ben, güzel oldu bu saç. Daha da bi' güzelleştim oih!:)) Şarkı evet sabahları özellikle mükemmel. Ah işte öğretmenlik budur! Var olan duruma uydurmaya çalışıyoruz herşeyi, işimi seviyorum:)

    YanıtlaSil
  3. Karşıdakinin ilgisini düşünmeden anlatanlara da anlatılan o konulara katlanmak zorunda kalmayada sinir oluyorum ben. Bi ara çevrem çocuğunu anlatan, eşini çekiştiren arkadaşlar ve hatta torunundan başka birşeyden bahsetmeyen bir yenge ile çevrelenmişti. Gerçekten sabır istiyor yahu. Şimdi düşünüyorum acaba ben de yapıyor muyum diye. Ama ben kızımı kimse sormadan anlatmıyorum ki :))

    Saçlarını güle güle kullan ben de azıcık kestirsem mi diye düşünüyorum. Değişiklik hoş oluyor.

    YanıtlaSil
  4. Tahammül gücüm yüksek sanırım Nekocuuum:) Ama senin Cimcime'yi yer ki Eva Teyzesi:))
    Saçlar evet kat verdirebilirsin ve ben perçemsiz duramayanlardanım mesela, arada bi'perçem kırptırıyorum o bile süper oluyor:)

    YanıtlaSil