30 Ocak 2010 Cumartesi

"Tabii ki ben böyle olduğum için bahar!"

Aslında anlatacak çok şeyim var; gün içinde tonla başlık yakalıyorum: Aaa bu komik, aaa bunu unutmamalıyım, aaa bunu seneler sonra da hatırlamak isterim... Gel gelelim iş yazmaya gelince feci bi' bezginlik çöküyor bünyeye...
Evdeki kitaplar bela oldu bu aralar başıma. Şöyle ki ; annem veryansın ediyorki haklı kadın. "Çok fazla kitap var, hepsini kullanıyor musun bunların? Çocuuuum daha ilkokul defterlerin, hazırlık defterlerin duruyor" falan filan... Yeni bi' kitaplık almışlar odama, kitaplarımı yerleştirdim ferahladı ortalık ama gerçekten bi'çoğundan kurtulmalıyım biliyorum. Neyse...
Mesela bu aralar şarkı sözlerine takar oldum: Vaaaay ne süper! deyip duruyorum. Favorim Candan Erçetin'in Bahar'ı... Üniversite 3'ün ikinci döneminden başlayarak son sınıfta platonik aşık olduğum biri vardı. Karşılaşırdık, bakardı bana farkederdim. Farkederdik. Bakamazdım, utanırdım, panik olurdum, çantamı karıştırırdım onu görünce. İlginçtir ki anlamasından korkardım. Oysa ne var? :) Neyse... Son sınıfta artık okul bitiyor ama kalmış bi'kaç ay, öyle tesadüfi bi' şekilde ben Pınar diye bi' arkadaşım ve o çimenlerde oturur bulduk kendimizi. Adam konuştukça benim ona yüklediğim anlamlar bir bir kayboldu. Meğer benim aklımda yarattığım kişiyle bu şahsın zerre alakası yokmuş. Soğudum o vakit ondan. Bi' daha da cırlamadım. Üni bitti 1 sene sonra bi' haber aldım. Demiş ki zat-ı muhterem: Ben Eva'dan hoşlanıyordum ama benim ev arkadaşım da ondan hoşlanıyordu. Söyleyemezdim. :) Bunu duyunca farkettim ki ev arkadaşı ki fakültenin basketbol takımındaydı, boyu neredeyse 2 metre, sosyal, entel dantel bi' oğlan lakin ben çocuğun yarısı kadarım. Seneler sonra öğrendim ki uzun boylu insanlar kısa boylu insanlara ilgi duyarmış. İçgüdüselmiş bu, insan ebatları standardını korumak içinmiş. Güldüm, "hakikaten" dedim. Tecrübeyle sabit oldu. Nerden açıldı bu muhabbet oraya geleyim. İşte ben bu evlattan hoşlanırken, Özer Bal'ın Liman Kitapevi'nden çıkma bi' şiir kitabı vardı; Adını anımsayamadığım... Onu almıştım ben sırf bu şiir için... Neyse...Candan Erçetin'in Bahar'ı da bu şiiri anımsattı bana... Gençlik işte, cahil zamanlar... 

Bahar
Sen bana müjde misin umut musun sevgili
Kim demiş geçti mevsim ufukta göründü kar
Bu kaçıncı bahar sakın sorma sevgilim
Benim yorgun gönlümde aşkının telaşı var
Bu kaçıncı bahar sakın sorma sevgili
Benim olgun gönlümde aşkının telaşı var
Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum
Yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar
Ayrıca bunun seninle ne ilgisi var
Tabiki ben böyle oldugum için bahar
Çünkü sana değdiğinden beri ellerim
Bütün kış dallarında tomurcuklar var
Sen bana vaat misin lütuf musun sevgili
Kim ne derse desin al beni sinene sar
Yaşanmış baharları unut gitsin sevgili
Benim gönül ülkemde bir tek senin aşkın var
Yaşanmış baharları unut gitsin sevgili
Benim yorgun gönlümde bir tek senin aşkın var
Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum
Yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar
Ayrıca bunun seninle ne ilgisi var
Tabiki ben böyle oldugum için bahar
Çünkü sana değdiğinden beri ellerim
Bütün kış dallarında tomurcuklar var

Ayşe Kulin yazmış sözlerini bu şarkının. Albüm bilgisi için hadi bi' tık!
Bu şarkı beni çooook mutlu ediyor. Umrumda değil Dünya, herşey geçici. Daha hızlı dön be Dünya!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder